SPOR VE AHLAK ÇALIŞTAYINDA ÖNEMLİ VURGU

27 Mayıs 2024

Düzce Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “Spor ve Ahlak Çalıştayı”nda konuşan Doç. Dr. Sait Gülsoy, "Sporcular, gençlerin örnek aldığı rol modellerdir. Dolayısıyla spor ve sporcu ahlakı gençlerimiz için büyük önem arz etmektedir” ifadesinde bulundu. Ayrıca dijital oyun ve yarışmalarda dikkat edilmesi gereken noktaları belirten Gülsoy, gençlerin kazanma duygusunun kazanma bağımlılığına dönüşmemesi gerektiğini vurguladı.

Düzce Belediyesi, Düzce Üniversitesi, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası ile Cihannüma Dayanışma ve İş Birliği Derneği paydaşlığında düzenlenen "Spor ve Ahlak Çalıştayı"nın ikinci günü, Düzce Üniversitesi Cumhuriyet Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.

İki gün boyunca gerçekleştirilen programın son günü "Milli Sporlar ve Ahlak" başlıklı ikinci oturum ile başladı. Prof. Dr. Ali Ertuğrul'un moderatörlüğünde gerçekleştirilen oturuma; Doç. Dr. Zeki Taş, Ata Karataş, Hüseyin Kara ve Mehmet Ustaoğlu katılım sağladı.

Programın ilk konuşmacısı Ata Karataş sözlerine Mustafa Kemal'in "Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim." cümlesini hatırlatarak başladı. "Sporda ahlak her zaman en önce olmalıdır." görüşü çerçevesinde spor ve ahlakı farklı noktalarıyla değerlendirdi.

Programın diğer konuşmacısı Mehmet Ustaoğlu, konuşmasında Geleneksel Türk Okçuluğu ve okçuluğun ahlaki boyutlarından bahsetti. Dini kaynaklardan örnekler sunduğu konuşmasında Dünya'da ve Türkiye'de okçuluk sporunun farklılıklarından ve bu farklılığın yarattığı sonuçlar hakkında görüşlerini paylaştı.

Programın bir diğer konuşmacısı Hüseyin Kara ise, eğitimin spor üzerindeki etkilerini ele aldığı konuşmasında, spor liselerinin önemine vurgu yaptı. Spor liselerinin kapasitesinin geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi. "Değerler ve ahlak eğitimi sporun ve sporcunun gelişmesinin etkenlerinden biridir." sözleri ile konuşmasına devam eden Hüseyin Kara, Mete Gazoz'un başarı öyküsünü hatırlatarak konuşmasını sonlandırdı.

İkinci oturumun son konuşmacısı Doç. Dr. Zeki Taş, sporun insan yaşamına nasıl dahil olduğu hakkında bilgiler sunarak konuşmasına başladı. "Spor Ahlakı" konusunu farklı boyutlarıyla ele alan Doç. Dr. Zeki Taş; beslenme, barınma ile hayatta kalma gibi çabalarla yapılan sporların, yarışmaya ve toplu halde yapılan sporlara dönüştüğü süreci, ayrıntılarıyla ele aldı.

İkinci oturumun moderatörlüğünü gerçekleştiren Prof. Dr. Ali Ertuğrul tarafından konuşmacılara teşekkür belgesi takdim edilmesiyle oturum sona erdi.

"Uzak Doğu Sporları ve Ahlak" başlıklı üçüncü oturum, Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Naci Dilek'in konuşmasıyla başladı. Gençlerin kimlik oluşturma sürecinde sporun etkisini anlattığı konuşmasında yurt dışında gerçekleştirdiği sportif faaliyetler hakkında tecrübelerini ahlak çerçevesinde paylaştı.

Oturumun diğer konuşmacısı Doç. Dr. Yalçın Kaya ise "Sporun gücü ahlak ile birleşirse karşımıza neler çıkar?" başlığı altında gerçekleştirdiği konuşmasında nefis ve irade kavramlarını inceledi. Dünya ve ülke gündeminde yaşanan güncel olaylardan bahsederek sporun gücünün önemini vurguladı.

Çalıştayın düzenlenmesine yönelik duyduğu onur ve memnuniyetlerini dile getirerek konuşmasına başlayan Aslan Yıldız, Uzak Doğu Sporları alanında deneyimlerini paylaştı. Judo branşında ilerlediği kariyer hayatında ahlakın, Uzak Doğu Sporlarının neresinde yer aldığına dair fikirlerini sundu.

Yüksel Yılmaz'ın spor ve ahlakı kendi tecrübeleri ve fikirleri ışığından değerlendirdiği konuşmasının ardından oturum başkanı Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel tarafından katılımcılara teşekkür belgesi takdim edildi.

"Yasa Dışı Bahis, Doping ve Şike" başlıklı programın son oturumu Ahmet Bensiz'in moderatörlüğünde açıldı. Ahmet Bensiz, çalıştayın düzenlenmesinde katkısı olan tüm kurum ve kuruluşlara, Düzce Üniversitesi ve Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir'e, teşekkürlerini ileterek oturumu başlattı.

Oturumun ilk konuşmacısı Av. Mehmet Yoğurtçuoğlu, spor ve ahlak kavramlarından bahsedildiğinde akıllara gelen ilk somut örnek olan doping hakkında bilgi verdi. Dopingin, eşit rekabeti doğrudan bozan etken olarak ifade eden Av. Mehmet Yoğurtçuoğlu; konuşmasında, dopingin geçmişten günümüze spora nasıl dahil olduğunu, ne zaman ve neden etki etmeye başladığını ele aldı. 1986 Avrupa Konseyi Dopingle Mücadele Sözleşmesi, 1999 Dünya Dopingle Mücadele Kuralları (WADA) ve Türkiye Dopingle Mücadele Komisyonu hakkında genel bilgiler sundu. Sporun evrensel kurallarla yürütülmesi gerektiğinin altını çizen Mehmet Yoğurtçuoğlu 'Doping Kültürü' olarak tanımladığı, sporda doping kullanımının Ülkemizdeki verilerini paylaştı. Av. Mehmet Yoğurtçuoğlu'nun spor ve ahlakı hukuki boyutları ile ele aldığı konuşmasının ardından oturum Doç. Dr. Sait Gülsoy'un spor ve ahlakı sosyoloji boyutlarıyla değerlendirdiği konuşmasıyla devam etti.

Doç. Dr. Sait Gülsoy, "Sporcular, gençlerin örnek aldığı rol modellerdir. Dolayısıyla spor ve sporcu ahlakı gençlerimiz için büyük önem arz etmektedir." sözleri konuşmasını sürdürdü. Dijital oyun ve yarışmalarda dikkat edilmesi gereken noktaları belirten Gülsoy, gençlerin kazanma duygusunun kazanma bağımlılığına dönüşmemesi gerektiğini vurguladı.

Oturumun son katılımcısı Selçuk Çebi'nin, spor kariyerinde yaşadığı zorluklardan ve tecrübelerden aktarımlarda bulunduğu konuşmasının ardından Cihannüma Dayanışma ve İş Birliği Derneği Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kesgin, iki gün boyunca süre "Spor ve Ahlak Çalıştayı"nda katkısı olan tüm paydaşlara, teşekkürlerini iletti.

Soru-cevap bölümü ve moderatör Ahmet Bensiz tarafından konuşmacılara teşekkür belgesi takdiminin ardından oturum sona erdi.

Kaynak: h6medya 

17 0