DÜZCE (AA) - GÖKSEL CÜNEYT İĞDE - Düzce'de ev hanımı Emel Terzioğlu'nun yaptığı gemi, tekne ve kayık minyatürleri, nostaljiyi sevenlerin ev ve iş yerlerini süslüyor.

Deniz tutkusu ve gemi makinisti eşinin de etkisiyle 13 yıl önce İstanbul'da model gemi yapımı eğitimi alan 57 yaşındaki ev hanımı Terzioğlu, tarihi 50 ila 200 yıl öncesine dayanan, balıkçılık ve pazarcılıkta kullanılan çekici, tekne ve kayıklarla yolcu ve savaş gemilerinin projelerini müzelerden temin edip minyatürlerini yapmaya başladı.

Hobisini zamanla geliştirerek ticarete dönüştüren Terzioğlu, eşinin emekliliğinin ardından 2 yıl önce taşındıkları Düzce'de girişimci kadınların el ürünlerinin değerlendirilmesi amacıyla Düzce Valiliğince kurulan Kadın Emeği Merkezi'nde minyatür gemi modelleriyle hediyelik süs eşyası yapımına yönelik iş yeri açtı.

Terzioğlu, AA muhabirine, tamamen proje odaklı çalıştığını, işe başlamadan önce yapacağı deniz aracının çizimlerini İstanbul ya da Bursa'daki müzelerden aldığını, ona göre eserlerini ortaya koyduğunu söyledi.

- Kayınpederinin sebze taşıdığı teknenin modelini denizci eşine hediye etti

İlk modellerden birinde eşinin babasına ait tekneden esinlendiğini anlatan Terzioğlu, "Eşime hediye etmek istediğim tekneydi. Eşimin babasının teknesi. Kınalıada'ya meyve sebze çekiyorlardı. Doğum günü hediyesi olarak verdim. Çektirme olarak bilinen, denizde uzun yıllar çalışmış teknedir." dedi.

Terzioğlu, model gemilerin her birinin tamamlanmasının 6 ay ila 1 yıl arasında sürdüğüne değindi.

Balıkçı kayıkları ve teknelerinin de minyatürlerini yaptığını belirten Terzioğlu, "Bunları Kartal arabalı vapuru ve İzmir kayığı izledi. Hepsi de projeli çalışılmıştır. Her birini zevkle yapıyorum. Hayallerimi, ümitlerimi, beğenilerimi koyuyorum. Çocuğum gibi oluyor, verirken de çok üzülüyorum." diye konuştu.

- Gerçeğine uygun olması için milim milim çalışıyor

İskelet sisteminin oluşturulmasıyla başlayan yapım aşamasından bahseden Terzioğlu, şöyle devam etti:

"Ağaçlardan 1 milimlik parçalar keserek sarıyorum. Boyanacaksa sadece sarmak yetiyor, boya yapılmayacaksa ince kaplamalarla tekrar sarıyorum. Daha sonra birebir ölçeklendirme yapıyorum. Gemimiz düzgünse sarmaya devam ediyorum, değilse zımparalayıp düzgün formu verene kadar uğraşıyorum. Sarma işlemi bittikten sonra iç kısmına başlıyorum ve kalıbını kesip yerleştiriyorum."

Terzioğlu, modellerin gerçeklerindeki gibi ahşap ve metal ağırlıklı olduğuna işaret ederek, "13 yılda 15 gemi yaptım. Gemilerimin çoğunu İzmir, İstanbul, Ankara ve Düzce'de alıcılara gönderdim. Daha çok alıcısının olmasını ve gemi modeli yapımını başkalarına da öğretmek istiyorum." ifadesini kullandı.